Yeni nesil Borsacılık faaliyetleri ile üyelerinin rekabet ve ticari gücünü artırmak.
2030 yılına kadar Ticaret Borsaları İşlem Hacmi sıralamasında ilk 3’te yer almak.
Başkandan Mesaj

GİRİŞİMCİLİK GAZİANTEP’İN RUHUNDA VAR

Tarihi İpekyolu üzerinde asırlardır önemli bir kavşak ve buluşma noktası görevi üstlenen Gaziantep; köklü geçmişi, kültürel zenginlikleri, coğrafi konumu, yüksek ticaret potansiyeli ve girişimci ruhuyla sadece Türkiye'nin değil, aynı zamanda uluslararası ticaretin de önemli bir merkezi konumundadır.

Millî mücadele yıllarında yaşadığı büyük kayıplara ve yıkımlara rağmen, bağımsızlık uğruna verdiği eşsiz mücadeleyle tarihe Antep Destanı’nı altın harflerle yazdıran Gaziantep, Cumhuriyet’in ilanıyla birlikte hızlı bir yapılanma ve toparlanma sürecine girmiştir.

Üretken, mücadeleci ve girişimci bir yapıya sahip olan Gaziantep, Cumhuriyetin ilk yüzyılında adeta küllerinden yeniden doğarak; sanayi, tarım, ticaret ve ihracatta Türkiye’nin lokomotif şehirleri arasında yer almayı başarmıştır.

Gaziantep’in bu başarısının temelinde yatan en büyük unsur girişimcilik kültürüdür. 

Bu kültür tüm Gazianteplilerin genetiğinde olan manevi bir mirastır. Gaziantepliler zorluklar karşısında kolay pes etmeyen ve hep daha iyisi için mücadele veren bir yapıya sahiptir. Bu güçlü üretim azmi ve girişimcilik kültürü Gaziantep’i günümüzdeki seviyesine taşımıştır.

Geçmişinden aldığı güç ve deneyimini; üretkenliği, azmi ve cesaretiyle harmanlayan Gaziantep’imiz, Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına yepyeni başarı hikayeleri yazma hedefiyle girdi.
Bu hedefler doğrultusunda rotamızı çok daha güçlü bir şekilde belirlememiz gerekiyor. Tarım, Sanayi, Ticaret, İhracat ve İstihdamda çok önemli bir potansiyele sahibiz, bunu değişen dünya gerçeklerini de göz önüne alarak sürdürülebilir kılmamız ve arzuladığımız noktalara taşımamız gerekiyor.

Ülke olarak yeni dünya düzeninde küresel oyun kurucu rolünü başarıyla üstlenebilmemiz için yeni bir girişimcilik iklimine, kültürüne ve ruhuna ihtiyacımız var. Artık sadece fiziksel emeğin değil, zekanın da ön plana çıktığı bir dönemi yaşıyoruz. 

Bilgi ekonomisi çağı olarak adlandırılan bu yeni dönem; ekonomik faaliyetlerin teknoloji ve yeniliklerle buluşmasını zorunlu kılıyor. 

İnovasyon, yüksek teknoloji ve bilgi tabanlı ekonomi artık ekonomik büyüme süreçlerinin temel şifresini oluşturuyor. 

İktisadi büyümemize kaynak sağlayacak bu argümanlar ışığında, üretime ve ihracata her zamankinden çok daha fazla dört elle sarılmamız gerekiyor. Kısaca dünya artık çok üretenin değil akıllı üretenlerin dünyası ve bu yolda tarımsal gücümüzden, sanayi üretimimize kadar her alanda hassasiyetle çalışmamız gerekiyor.


Mehmet AKINCI
Gaziantep Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı